Kamu düzenine aykırılık-Hakem kararının tenfizi-Tahkim-Hakem atanması
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine ve CIETAC kurallarına göre yargılamada Türk hakem bulunması gibi bir zorunluluk öngörülmediği, bu anlamda davalı tarafın Türk hakem atanması yönündeki isteğinin reddedilmesinde uluslararası mevzuata aykırılık halinin söz konusu olmadığı- Davalı tarafın hakemlerin aynı milliyetten olmaları nedeniyle kararın kamu düzenine aykırı olduğu yönündeki iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğu- Davalının Türk hakem atanması yönündeki isteğinin reddi üzerine göstermiş olduğu hakem adayı ile ilgili olarak ücreti yatırmaması nedeniyle divan tarafından bir hakem atandığı-Mahkemece, verilen kararın doğru bir karar olup olmadığı yönünde araştırma yapılamayacağı, sadece kararın ülkeler arasındaki ikili anlaşma, taraflar arasındaki sözleşme ve MÖHUK kuralları çerçevesinde şekli olarak tenfiz koşulları mevcut bir karar olup olmadığı hususunun incelenmesi gerektiği- Kararda kamu düzenine aykırılık halinin gerçekleşmediği ve mahkemece de tanıma ve tenfizinin yapılmasında yasal bir engelin bulunmadığı kanaatine ulaşıldığı- Somut olay bakımından, davacı tarafın dostane çözüm arayışı yoluna gitmediğinden söz edilemeyeceği, dostane çözümün ne şekilde olacağı sözleşmede detaylandırılmadığı gibi esasen tahkim heyeti tarafından da bu aşama değerlendirilmiş olduğundan tahkim somut olayda uygulanacağından dolayı davanın kabulüne dair yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu-
“…Uyuşmazlık, hakim kararının tenfizi istemine ilişkindir…”