Likit alacak- İcra inkar tazminatı- Ön sorun

Alacak miktarı, likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiği- Uyuşmazlık konusu olan icra inkâr tazminatının hesaplanmasında esas alınacak, davaya konu edilen asıl alacak tutarın direnme kararının verildiği tarihte geçerli olan 'temyiz edilebilirlik sınırı'nın altında olduğundan anılan karara karşı temyiz edilemeyeceği- "Her takvim yılı başından geçerli olmak üzere önceki yılda uygulanan parasal sınırların artışında, artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce ilk derece mahkemelerince nihaî olarak karara bağlanmış davalar ile bölge adliye mahkemesi kararı üzerine yeniden bakılan davalarda ve Yargıtay'ın bozma kararı üzerine kararı bozulan mahkemece yeniden bakılan davalarda uygulanmayacağının düzenlendiği, bu durumda Özel Daire bozma kararı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen direnme kararında karar tarihi itibariyle parasal sınırların artışının dikkate alınamayacağı, ön sorun bulunmadığı ve işin esasının incelenmesi gerektiği" görüşünün kabul edilmediği-

Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; itirazın iptali istemine ilişkin eldeki davada, davaya konu asıl alacak miktarının likit nitelikte olup olmadığı, buradan varılacak sonuca göre 2004 sayılı Kanun’un 67/2 nci maddesi uyarınca icra inkâr tazminatı talebinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı ve davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

Devamı için tıklayınız…