"...Alacaklı tarafından borçlu hakkında ilamlı takip başlatıldığı, şikayetçi 3. kişinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda 23/10/2015 tarihinde yapılan 2. açık arttırma sırasında 182.000,00 TL. pey sürdüğü, en yüksek pey süren olmasına rağmen icra müdürünün ihale sırasında aldığı kararla satışa konu taşınmaz üzerinde bulunan ipotek bedeli ve satış masrafları dahil 602.000,00 TL. tutarın karşılanmadığı gerekçesiyle ihale tekliflerinin reddine satışın düşürülmesine dair verilen kararın usulsüz olduğunu ileri sürerek, icra müdürlüğünün söz konusu 23/10/2015 tarihli satışın düşürülmesine ilişkin kararının iptali ile satışa çıkarılan taşınmazın şikayetçiye ihale edilmesine karar verilmesini istediği, mahkemece, şikayetçi tarafından sürülen pey tutarının taşınmazda bulunan ipotek alacaklısının alacağını karşılamadığı gibi ipotek alacaklısının ipotek bedeli altında satışa muvafakati bulunmadığı, alacağı temlik eden alacaklı ile borçlu ve 3. kişi arasında görülen tasarrufun iptaline ilişkin ilamda taşınmazdaki ipoteğin iptaline ilişkin bir karar verilmediği, ipoteğin halen geçerli olduğundan ... şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
Türk Medeni Kanunu'nun 858. maddesinde; "Taşınmaz rehni, tescilin terkini veya taşınmazın tamamen yok olmasıyla sona erer" hükmü yer almaktadır. Bu madde uyarınca ipotek, tapudan terkin edilmediği sürece geçerliliğini sürdürür ise de tasarrufun iptali kararı ile taşınmazın kaydî durumu, iptal edilen tasarruftan önceki haline döner.
Bu durumda, somut olayın incelenmesinde; şikayete konu taşınmazın borçlu tarafından 3. kişi ...’a 02/11/2005 tarihinde satıldığı, adı geçenin borcundan dolayı ... Finansal ... A.Ş. lehine 06/09/2006 tarihli 1. dereceden ipotek tesis edildiği, buna göre ipoteğin tasarrufun iptaline konu devir işleminden sonra tesis edildiği, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23/09/2010 tarih ve 2007/283 E., 2010/525 K. sayılı tasarrufun iptali konulu kararı ile şikayete konu taşınmazın 02/11/2005 tarihinde borçlu tarafından 3. kişi ...’a yapılan satışına ilişkin tasarrufun iptali ile alacaklıya şikayete konu takip dosyasına münhasır ve takip konusu alacakla sınırlı olmak üzere haciz talep etme yetkisi tanındığı görülmüştür.
Hal böyle olunca, taşınmaz kaydi durumu iptal edilen tasarruftan önceki hale döneceğinden iptal edilen satış işleminden sonra konulan ipotek nedeniyle ipotek alacaklısının ipotek hakkının mevcudiyetini korumayacağının kabulü gerekeceğinden mahkemenin ipotek alacağının rüçhanlı alacak olduğu ve İİK.’nun 129. maddesi gereğince ihale bedelinin rüçhanlı alacak olan bu ipotek bedelini de karşılaması gerektiğine ilişkin gerekçesi yerinde bulunmamıştır.
İcra mahkemesi gerçekleşmiş bir ihalenin feshi talebi ile önüne gelen uyuşmazlıkta ihalenin feshine karar verebilir ise de, şikayet tarihi itibariyle İİK.’nun 129. maddesindeki şartları taşıyan pey sürülmediğinden ... icra müdürlüğünce satışın düşürülmesine karar verilen şikayete konu uyuşmazlıkta; icra müdürlüğüne ihalenin şikayetçi adına yapılmasını emretme yetkisi yoktur.
O halde mahkemece şikayetin bu gerekçe ile reddi yerine esası incelenerek sonuca gidilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. ..."
12. HD. 30.10.2017 T. E: 2016/22604, K: 13249
Ayrıntılı görüntülemek için tıklayın.