A. 2279 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı’nda (R.G 22.03.2020 gün ve 31076 sayı);
MADDE 1:
(1) “COVID-19 salgın hastalığının ülkemizde yayılmasını önlemek amacıyla alınan tedbirler kapsamında; bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten 30/4/2020 tarihine kadar,nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere, yurt genelinde yürütülmekte olan tüm icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına ve bu çerçevede taraf ve takip işlemlerinin yapılmamasına, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınmamasına ve ihtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesine karar verilmiştir.”
MADDE 2:
(1) “Bu karar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.”
MADDE 3:
(1) “Bu karar hükümlerini Adalet Bakanı yürütür.”
denilmiştir.
Bu düzenlemenin yasal dayanağı “Fevkalâde Hallerde Tatil” -“İcra takiplerinin durdurulması halleri” kenar başlığını taşıyan İİK.m.330 teşkil etmektedir. Bu madde; “Salgın hastalık, umumi bir musibet veya harb halinde Cumhurbaşkanı karariyle memleketin bir kısmında veya bazı iktisadi zümreler lehine muayyen bir müddet için icra takipleri durdurulabilir.” şeklindedir.
Bu maddede, Cumhurbaşkanı[1] tarafından fevkalâde hallerde -belli bir bölgede veya belli bir ekonomik sınıf lehine- icra takiplerinin belli bir süre için durdurulması düzenlenmiştir.
«Fevkalâde hallerde, Cumhurbaşkanınca, belli bir bölgede veya belli bir ekonomik sınıf lehine icra takiplerinin belli bir süre durdurulmasına» fevkalâde hallerde tatil denilir. [2]
Cumhurbaşkanı; «salgın hastalık», «genel felaket» (yangın, deprem, yer kayması, su basması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşarat istilası vb.) [3]ve «savaş» halinde, belli bir bölgede veya belli bir ekonomik sınıf lehine «fevkalâde tatil kararı» olarak, belli bir süre icra takiplerinin durdurulmasını isteyebilir.
«Fevkalâde tatil kararı»nda; bu karardan ‘kimlerin faydalanacağı ve takiplerin ne kadar süre duracağı’nın açıkça belirtilmesi gerekir.
Cumhurbaşkanı’nın aldığı ‘fevkalâde tatil kararı’ sonucunda, kararın kapsadığı borçlulara karşı yeni takip yapılamayacağı gibi, daha önce başlamış olan takipler de kendiliğinden durur.
İİK. m. 330’da açıklık olmamakla beraber, «bir takip muamelesi ile kesilebilecek zamanaşımı ve hak düşürücü süreler»in tatil içinde duracağının kabul edilmesi gerekir. [4]
Bu kurum, bugüne kadar hiç uygulanmamıştır. [5][6]
Cumhurbaşkanlığının yukarıda adı geçen 2279 sayılı Kararı ile İcra ve İflâs Kanunumuzun “Fevkalâde Hallerde Tatil” ile ilgili 330. Maddesi, böylece ilk kez ülkemizde uygulama alanı bulmuştur…
Ancak hemen belirtelim ki, İİK.m.330’da sadece “başlamış olan icra takiplerinin durması” öngörülmüşken, 2279 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararında “takiplerin durması” yanında ayrıca;
- Taraf ve takip işlemlerinin [7]yapılmaması,
- Yeni icra ve iflâs takip taleplerinin alınmaması,
- İhtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesi,
de öngörülmüştür.
Belirtilen bu işlemlerin; "20.03.2020 ilâ 30.04.2020 tarihleri arasında yapılamayacağı" kararlaştırılmıştır. Hemen belirtleim ki, 30.05.2020 tarihli ve 31114 sayılı resmi gazetede yayınlanan 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı “Yargı alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararı” ile 30.04.2020 tarihinde son bulan durma süreleri, 01.05.2020 tarihinden (bu tarih dâhil) 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu işlemlerin, bu yasağa rağmen yapılması “kamu düzenine aykırı” sayılacağından (İİK.m.16) ‘süresiz şikayet’ yolu ile her zaman iptal edilebilecektir.[8]
B. 7226 sayılı (Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair) Kanun (R.G. 26.03.2020 gün ve 31080 mükerrer sayılı)
GEÇİCİ MADDE 1:
“(1) Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla;
a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (artık, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Karar uyarınca, 01.05.2020, bu tarih dâhil) tarihinden,
b) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22/3/2020 (artık, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Karar uyarınca, 01.05.2020, bu tarih dâhil) tarihinden,
itibaren 30/4/2020 (artık, 15.06.2020, bu tarih dâhil) tarihine kadar durur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır. Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır.
(2) Aşağıdaki süreler bu maddenin kapsamı dışındadır:
a) Suç ve ceza, kabahat ve idari yaptırım ile disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri.
b) 5271 sayılı Kanunda düzenlenen koruma tedbirlerine ilişkin süreler.
c) 6100 sayılı Kanunda düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler.
(3) 2004 sayılı Kanun ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar kapsamında;
a) İcra ve iflas daireleri tarafından mal veya haklara ilişkin olarak ilan edilmiş olan satış gününün durma süresi içinde kalması halinde, bu mal veya haklar için durma süresinden sonra yeni bir talep aranmaksızın icra ve iflas dairelerince satış günü verilir. Bu durumda satış ilanı sadece elektronik ortamda yapılır ve ilan için ücret alınmaz,
b) Durma süresi içinde rızaen yapılan ödemeler kabul edilir ve taraflardan biri, diğer tarafın lehine olan işlemlerin yapılmasını talep edebilir,[9]
c) Konkordato mühletinin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçları, durma süresince devam eder,
ç) İcra ve iflas hizmetlerinin aksamaması için gerekli olan diğer tedbirler alınır.
(4) Durma süresince duruşmaların ve müzakerelerin ertelenmesi de dâhil olmak üzere alınması gereken diğer tüm tedbirler ile buna ilişkin usul ve esasları;
a) Yargıtay ve Danıştay bakımından ilgili Başkanlar Kurulu,
b) İlk derece adli ve idari yargı mercileri ile bölge adliye ve bölge idare mahkemeleri bakımından Hâkimler ve Savcılar Kurulu,
c) Adalet hizmetleri bakımından Adalet Bakanlığı,
belirler.” şeklindedir….
Yapılan bu düzenlemelerin amacı, “Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde de görülmüş olması sebebiyle, yargı alanındaki hak kayıplarının önüne geçmek”tir.
C. 7726 sayılı Kanunun Geçici 1. Maddesinin Kapsamı;
a. Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikayet, itiraz, ihtar, bildirim, hak düşürücü, zamanaşımı vs. süreler, 13.03.2020 tarihinden (bu tarih dahil), 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracaktır. Hemen belirtelim ki, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 30.04.2020 tarihinde son bulan durma süreleri, 01.05.2020 tarihinden (bu tarih dâhil) 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
b. İdari Yargılama Usulü Kanunu, Ceza Muhakemeleri Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile ‘usul hükmü içeren diğer kanunlarda’ taraflar bakımından belirlenen süreler ve hakim tarafından tayin edilen süreler, 13.03.2020 tarihinden (bu tarih dahil), 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar alınacaktır. Hemen belirtelim ki, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 30.04.2020 tarihinde son bulan durma süreleri, 01.05.2020 tarihinden (bu tarih dâhil) 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
c. Arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler, 13.03.2020 tarihinden (bu tarih dahil), 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracaktır. Hemen belirtelim ki, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 30.04.2020 tarihinde son bulan durma süreleri, 01.05.2020 tarihinden (bu tarih dâhil) 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
d. İcra ve İflâs Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda -örneğin; 7155 sayılı Abonelik Sözleşmelerinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibinde Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’da- belirtilen süreler ve bu kapsamda hakim veya icra ve iflâs daireleri tarafından tayin edilen süreler, nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflâs takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflâs takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22.03.2020 tarihinden (bu tarih dahil), 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracaktır. Hemen belirtelim ki, 29.05.2020 tarih ve 2480 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 30.04.2020 tarihinde son bulan durma süreleri, 01.05.2020 tarihinden (bu tarih dâhil) 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
e. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar.
f. Durma süresinin başladığı tarih itibariyle, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır.
g. İcra suçları nedeniyle verilen disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri, yukarıda belirtilen durma/uzatma kapsamında değildir.
h. HMK’da düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler, yukarıda belirtilen durma/uzatma kapsamında değildir. (Örneğin; HMK.m.397/I uyarınca, ihtiyati tedbir talep etmiş olan kişinin, iki hafta içinde “esas hakkındaki davası”nı açması gerekir.[10])
i. İcra ve iflâs daireleri tarafından ilan edilmiş olan satış gününün, durma süresi içinde kalması halinde, icra ve iflâs dairelerince yeni bir talep aranmaksızın, durma süresinden sonra satış günü verilecek, bu durumda satış ilanı sadece elektronik ortamda yapılacak ve ilan için ücret alınmayacaktır.
j. Durma süresi içinde rızaen yapılacak ödemeler kabul edilecektir.
k Konkordato mühletinin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçları, durma süresince devam edecektir. (Örneğin, ‘durma süresince, “alacaklılar toplantısı” yapılamaz…[11])
l. 7726 sayılı Kanunda, 6183 sayılı Kanun uyarınca kamu alacaklarının takiplerine ilişkin bir düzenleme yapılmamış olması doğru olmamıştır. Buna rağmen, İcra ve İflâs Kanununa göre takip yasağının bulunduğu dönemde, devletin kendisinin 6183 sayılı Kanuna göre takip yapabilmesi, hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmayacağından ve bu durum kamu düzenini yakından ilgilendirdiğinden, bu aşamada 6183 sayılı Kanuna göre de takip yapılmayacağının kabul edilmesi gerektiği görüşündeyiz. [12] [13]
D. Ortaya çıkabilecek muhtemel sorunlar ve çözüm önerileri;
a. 7726 sayılı Kanun ile yapılmış olan yeni düzenlemeden sonra, maaş hacizleri ve maaşta yapılmakta olan kesintiler devam edecek midir?
Yeni düzenleme sonucunda, icra takipleri ve takip işlemleri durduğu için, maaşta kesinti yapılmaması gerekir. Ancak, maaş üzerindeki haciz kaldırılmamalı sadece kesinti yapılmamalıdır.[14] Ancak hemen belirtelim ki, Adalet Bakanlığı -02.04.2020 tarihli görüşünde- aksi görüşü benimseyerek “Nafaka alacaklarına ilişkin takiplerin ve dolayısıyla maaş hacizlerinin devam edeceği açık olup, başka sebebe dayanan diğer maaş hacizlerinin devam etmesinin ve maaş kesintilerinin yapılmasının İcra ve İflâs Takiplerinin Durdurulmasına Dair 2279 sayılı Cumhurbaşkanı Kararına ve yukarıda bahsi geçen yasal düzenlemelere aykırılık oluşturmayacağı, zira icra takiplerinin durdurulduğu tarih aralığında icra daireleri tarafından yeni haciz kararları alınamayacağından maaş haczi ve kesintileri için ilgili kurum ve kişilere yazılan müzekkerelerin postada gecikmiş olması ve takibin dayanağının nafaka borcuna ilişkin olup olmadığının veya diğer taraf lehine talep edilen bir işlem kapsamında bulunup bulunmadığının, kesinti yapacak kırım ve kişi tarafından bilinemeyecek olması gibi hususlar dikkate alındığında haciz müzekkerelerinin gereği yerine getirilerek maaş kesintilerinin ilgili icra dairesi hesabına gönderilmesinin uygun olacağını….” belirtmiştir.
b. 7726 sayılı Kanun ile yapılmış olan yeni düzenlemeden sonra, üçüncü kişilere haciz ihbarnamesi (İİK.m.89) gönderilecek midir?
Bir “muhafaza tedbiri” olan haciz ihbarnamelerinin üçüncü kişilere yeni düzenlemeden sonra gönderilmemesi ve gönderilmiş olanlara ilişkin cevap ve itiraz sürelerinin de işlememesi gerekir.
Bu haciz ihbarnameleri üzerine yapılmakta olan kesintilerin de durdurulması (yapılmaması) gerekir.[15]
c. Borçlu tarafından, İcra Müdürlüğünün Banka Hesabına yatırılmış olan parasının, alacaklıya ödenmesi mümkün müdür?
Daha önce de belirttiğimiz gibi[16] “paranın alacaklıya ödenmesi”, ‘icra takip işlemi’ olmadığından, borçlu tarafından icra müdürlüğünün banka hesabına yatırılmış olan paranın, icra müdürlüğünce alacaklıya ödenmesinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. 03.04.2020
Av. Talih Uyar (*)
(*) İzmir Barosu Avukatlarından (Yaşar Ünv. Huk. Fak. Öğr. Görv.)
[1] 02.07.2018 tarihli ve 698 sayılı KHK’nin 8 inci maddesiyle, bu maddede yer alan “İcra Vekilleri Heyetinin” ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir
[2] KURU, B. İcra ve İflâs Hukuku, 1997, C:4 -KURU, B. İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, 2013, s: 1583
[3] KURU, B. age. C:4, s: 3926-KURU, B. El Kitabı, s: 1583 – YILMAZ, E. Olağanüstü Durumlarda Borçlulara Süre Verilmesi ve İcra Takiplerinin Durdurulması (BATİDER, 1977, C:IX, S:1, s:181)
[4] KURU, B. age. C:4, s: 3926-KURU, B. El Kitabı, s: 1583 – YILMAZ, E. agm,s:182 – KİRAZ, T.Ö. Fevkalâde Hallerde Mühlet ve Tatil “İİK.m.317-330” (Manisa Bar. D. 2002/2, s: 13)
[5] SERİN, İ İcra ve İflâs Hukukumuzda Fevkalâde Mühlet ve Fevkalâde Hallerde Tatil (Kazancı D. S: 3, s: 84-96)
[6] UYAR, T. / UYAR, A. / UYAR, C. İİK Şerhi, C:3, 3. Baskı, s: 4767
[7]“Taraf takip işlemi” ‘takibin taraflarınca yapılan, takibe yön ve şekil veren, icra organlarını işlem yapmaya zorlayan işlemler’dir. Örneğin; alacaklının ‘takip talebi’nde ‘haciz’ ve ‘satış’ talebinde bulunması, borçlunun ‘takibe itiraz’ etmesi, birer “taraf takip işlemi”dir. “İcra takip işlemi” ise; ‘icra organları tarafından borçluya karşı yapılan, borçlunun hukuki durumunu etkileyen (ona zarar vermeye elverişli olan) ve cebri icranın alacaklı yararına ilerlemesini sağlayan işlemler’dir. Örneğin; borçluya ‘ödeme ve icra emri’ tebliği, ‘103 davet kağıdı’ tebliği, ‘tahliye emri’ tebliği, ‘haciz’ ve ‘paraya çevirme’ işlemleri, ‘tahliye’ işlemleri, ‘borçluya süre verilmesi’, ‘depo kararı’ verilmesi, ‘itirazın kaldırılması’ birer “icra takip işlemi” olduğu halde, ‘paranın alacaklıya ödenmesi’, ‘paraların paylaştırılması’, ‘hacizli veya rehinli malların idaresine yönelik işlemler’, ‘muhafaza tedbirleri’, ‘tebligat’ “icra takip işlemi” sayılmaz…
[8] PEKCANITEZ, H. 2279 sayılı Cumhurbaşkanı (Fevkalâde Mühlet) Kararı ile 7226 Sayılı Kanunun Geçici 1. Maddesinin Birlikte Değerlendirilmesi, s:1 - ATALAY, O / ÖZEKES, M. İcra ve İflâs Kanunu m. 330 Hükmünü Uygulayan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile İlgili Ortaya Çıkan Bazı Sorular ve Tartışmalara Cevaplar, s:8 - DEYNEKLİ, A. / TAVUKÇUOĞLU, H.G. İcra ve İflas Takiplerinin Durdurulması Hakkında 2279 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararının Değerlendirmesi ve Hukuki Sonuçları
[9] Örneğin; borçlu, “durma süresi içinde” ‘alacaklının, icra dosyasındaki teminatının alacaklıya iadesine muvafakat edebilir’, ‘haczedilmezlik şikayetinden feragat edebilir.’, alacaklı “durma süresi içinde”, ‘borçlunun mal, hak ve alacakları üzerinde koyduğu haczin kaldırılmasını’ isteyebilir…
[12] Aynı görüşte: DEYNEKLİ, A. agm, s: 4
[13] Aksi görüş: ATALAY, O / ÖZEKES, M. agm, s:7
[14] ATALAY, O. / ÖZEKES, M. agm. s: 12 - GÜNDOĞAN, A. 2279 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı İle (İ.İ.K.330.Md) - 7226 Sayılı Yasaya İlişkin Kanunun Getirdikleri Ve İcra Takiplerinde Uygulaması Nasıl Olacak? Tartışmalı Konular Nelerdir? Soru Ve Cevapları, s:8 - DEYNEKLİ, A. agm, s: 9 - Karş: PEKCANITEZ, H. agm, s:5
[15] ATALAY, O. / ÖZEKES, M. agm. s: 12 - GÜNDOĞAN, A. agm, s: 6 - DEYNEKLİ, A. agm, s: 9 - Karş: PEKCANITEZ, H. agm, s:5
[16] Bknz: Yuk. dipn.7