"...Dava dilekçesi, mahkeme tarafından davalıya tebliğ edilir. Davalının iki hafta içinde davaya cevap verebileceği tebliğ zarfında gösterilir (HMK.m. 122). Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır (HMK.m. 127). Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir. Ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemez ve tahkikat için duruşma günü verilemez (HMK.m. 137).
Somut olayda; davalı erkeğe dava dilekçesi tebliğine ilişkin mazbatada adreste bulunmayan davalıya ilişkin beyanda bulunan komşunun isminin bulunmaması ve ön inceleme duruşma günü tebliğine ilişkin tebligatta ise tebligatı almaktan imtina eden kardeşi Sümeyye'nin imzadan imtina ettiğine ilişkin şerh bulunmaması sebebiyle usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece de bu usulsüzlük dikkate alınarak tensip zaptı, dava dilekçesi ve ön inceleme duruşma zaptı davalı erkeğin mernis adresine tebliğe çıkarılarak Tebligat Kanunu 21/2 maddesine göre muhtara tebliğ edilmiştir. Bu tebliğin öncesinde ise 1.1.09.2015 tarihli ön inceleme duruşması yapılmıştır.Yasal gerekçesi açıklandığı üzere, dava dilekçesi ile verilmesi halinde cevap, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinin karşılıklı olarak usulüne uygun şekilde tebliğ olunması, bu aşama tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşma gününün belirlenmesi zorunlu olup, bu yasal zorunluluğun gereği yapılmadan, davalıya dava dilekçesi tebliğinden sonra yeniden ön inceleme günü belirlenmeden ve usulünce ön inceleme duruşması yapılmadan davanın esası hakkında hüküm kurulması, davalı erkeğin hukuki dinlenilme hakkına (HMK m. 27) aykırı olup; bozmayı gerektirmiştir..."
2. HD. 02.05.2018 T. E: 2016/17694, K: 5678 s. kararı görüntülemek için tıklayın.