Dava konusu olayda, malının haczine muttali olan davacının, mahcuz üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği, mahcuzun alacaklıya satıldığı ancak dava sonuna kadar alacaklıya devrinin önlenmesi bakımından Mercii Hakimliğince tedbir konulduğu, kural olarak haczedilen malların satışında önceliğin "alacağa yetecek miktarda" ve nizasız mallara verilmesinin gerekli olacağı, hakkında dava açılan menkulun satılmasının iyiniyet kurallarıyla bağdaştırılamayacağı, bu nedenle de BK. nun 231. maddesindeki (şimdi; TBK. mad. 279) "müzayede ile menkul bir mal alan kimse onun mülkiyetini ihale anında iktisap eder" hükmünün olayda uygulanmasının da doğru olmayacağı, zira açık artırmayla malı alanın iyiniyetli olduğunun kanun koyucu tarafından kabul edildiği, ne var ki olayda icra takibini başlatan ve mahcuzları sattıran alacaklının mahcuz üzerindeki mülkiyet ihtilafından haberdar olmadığından söz edilemeyeceği-

Taraflar arasındaki "istihkak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal 1. İcra Hakimliğince davanın kabulüne dair verilen 27.5.1998 gün ve 1996/359 E-1998/216 K. sayılı kararın incelenmesi davalı Şeref Ş. vekili tarafından istenilmesi üze ...