Manevi tazminat davasında hükmedilecek paranın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıdığı, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği, o halde bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerekeceği, takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerekeceği-

Taraflar arasındaki  “manevi tazminat“ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;  Ankara Asliye 26.Hukuk Mahkemesi’nce  davanın kısmen kabulüne dair verilen 11.5.1999 gün ve  1997/647 E- 1999/293 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tara ...