Davacının icra takibine konu ettiği alacağın yargılama sonucunda belirlenmesi mümkün olacağından, bu niteliği itibariyle likit bir alacaktan söz edilemeyeceği, bu itibarla, davacı yararına inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, davanın itirazın iptali davası olması nedeni ile davalının itirazında haksız çıktığı oranda ve takip koşulları gözetilerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesinin gerekeceği- Davacının icra takibinde takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep ettiği dikkate alınmadan davacının, davalıya fazla ödemede bulunduğu tarihin faize başlangıç yapılarak, bu tarihten itibaren faize hükmedilmiş olmasının da isabetsiz olacağı-
Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şişli Asliye 5. Hukuk Mahkemesi`nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 10.5.1994 gün ve 1993/120 Esas-1994/242 Karar sayılı Kararın incelenmesi taraf vekilleri taraf ...
İlgili bağlantılar