Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresinde Verilen Hüküm- Araç Değer Kaybı-

Bilirkişi raporuna itiraz süresi içinde hüküm verilmiş olmasının savunma hakkını kısıtlayacağı- Araç değer kaybının belirlenmesinde, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulması gerektiği- Tespit masrafı ve tespit dosyası vekalet ücreti yargılama giderlerinden olup yargılama sonucunda davanın kabul ve red oranına göre taraflar arasında paylaştırılması gerektiği-

.....Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın oluşumunda davalı tarafın %100 kusurlu bulunduğu ve araçtaki hasar, işçilik giderlerinin 17.467,80 TL olduğu belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile, sigorta şirketince ödenen 13.656,00 TL düşüldüğünde 3.811,80 TL bakiye hasar bedeli ve 5.000,00 TL değer kaybı, 700,00 TL ikame araç bedeli, 659,00 TL tespit masrafı, 300,00 TL tespit dosyası için avukatlık ücreti (AAÜT'nin 2014 yılının delil tespiti için belirlenen miktar) olmak üzere toplam 10.470,80 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan (davalı sigorta şirketinden poliçe kapsamı ve şartları ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı A.. Sigorta A.Ş. vekili ile davalı T.. Yayın Basın Ağıtım Reklam Nakliyat Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir....

Dava, trafik kazasına dayanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin, hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir. 1982 Anayasasının 36. maddesi ve 6100 sayılı HMK m. 27 uyarınca açık bir şekilde vurgulanan temel kurala göre, mahkeme tarafları dinlemeden, onları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez. Değinilen işlemleri yanında tebligat, bilgilendirme yanında, belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. Bu nedenle tebliğ ile ilgili 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tüzüğü hükümleri tamamen şeklidir. Kanun ve Tüzüğün amacı, tebliğin muhatabına ulaşması, konusu ile ilgili olarak kişilerin bilgilendirilmesi ve bu hususun belgeye bağlanmasıdır.

6100 sayılı HMK'nın 281.maddesine göre; "Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler."

Somut olayda; bilirkişi raporu davalı T.. Yayın Basın Ağıtım Reklam Nakliyat Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.'ye 22.03.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Mahkemece; itiraz süresi içerisinde hüküm verilmiş olması savunma hakkını kısıtlamaktadır. Mahkemece; davalı T.. Yayın Basın Ağıtım Reklam Nakliyat Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.'ye bilirkişi raporuna karşı beyanları alınarak savunma hakkı tanınması gerekirken, bu kurala riayet edilmeden hüküm verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

Kabule göre de; hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın hesaplama yapılarak sağlanmıştır. Bilirkişi raporunda belirtilen yöntemle değer kaybının tespit olunduğu rapora dayalı olarak hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının zararının belirlenmesi, meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık yeni bir rapor alınması ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Kabule göre de; İzmir 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/39 D.İş dosyasındaki 659,00 TL tespit masrafı, 300,00 TL tespit dosyası vekalet ücreti yargılama giderlerinden olup yargılama sonucunda davanın kabul ve red oranına göre taraflar arasında paylaştırılması gerekir. Bu durumda mahkemece, tespit masrafının ve tespit dosyası vekalet ücretinin yargılama gideri olarak davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, asıl alacak olarak davalılardan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir....

17. HD. 03.05.2017 T. E: 2016/10557, K: 4963

Kararın tam metni için aşağıdaki bağlantıyı tıklayın.